Az sonra okuyacaklarınızı, anne iseniz mutlaka işitmiş ve gıcık olmuşsunuzdur. Bunlardan herhangi birini söyleyenlerdenseniz, karşı taraf ne hissediyor öğrenmiş olacaksınız. Yazılanları gerçek hayatla ilgisi vardır. Yine belirtmekte fayda var ki, objektif bakış açısı barındırmakla birlikte kişisel görüşümdür 😉
Doğan büyüyor! Gerçekten mi? Bu benim hiç aklıma gelmemişti!
Normal doğum!
Ben yapamadım. Son ana kadar normal doğumdu. 9 ay 9 gün. Çok istedim, olmadı. Sezaryen doğum yaptım. Sağlıklıyız çok şükür. Ama yani ameliyat o deyip durmayın artık!
Ne demek sütüm yok!
Normal doğum mevzuunun kız kardeşi de bu. Yok belki. Uğraştı, didindi, bir sebepten olmadı belki. Emin olun o da bayılmıyor mama vermeye. Linç girişimine ne gerek var?
Aman ne çikin şeysin sen!
Sensin çikin. Neymiş nazar değmesinmiş. Maşallah de. Çikin deme.
Süt iç süt olsun!
Evet inekler süt içiyor da sütleri oluyor değil mi 🙂 Ot yiyin ot. Üstüne de su için. O helvalar, tatlılar, şerbetler filan da su içiriyor diye süt yapıyor zaten. Kısır döngü. Bak kısır çekti şimdi canım.
Tuzlamak!
Gülme anne 🙂 Bkz: Google. Tuzlama!
Kundak!
Yapmadım bilmiyorum. Ama tartışması yüzyıllarca sürecek gibi.
Bebek uyuduğunda sen de uyu!
Bir lohusanın ilk ay en çok duyduğu şey. Çok güzel tavsiye. Harika fikir. Hakikaten önemli. Ama icraata gelince olmuyor işte öyle kardeşim. Hiç bir şey yapamadan da bebeğini izlemekten uyuyamıyor insan. Ama mutlaka o uyuduğunda siz de uyuyun tamam mı 😉
Emzik!
Bence bebeğine göre değişir. İlk aylarda kolik, uykuya dalma sorunu yaşayan bebekler için ya da uyku eğitimi vermek istiyorsanız destek için gerekli olabilir. Ben vermedim zira kızım ağlamıyordu bile. İhtiyacım da olmadı. Sütüm azdı. Bol bol emsin dedim. Zamanla emzik olan ben oldum. Olsundu. Sadece uyurken verip, daldığı an çıkarma yöntemi, sonra bıraktırma zorunluğu da olmadığından ideal gibi sanki.
Ay biz sel suyunda büyüdük!
Bezmiş, ıslak mendilmiş, internetmiş filan hiç biri yoktu o zamanlar. Sen de okuma, öğrenme, öğrendiklerini uygulama. Yıl olmuş 2016, teknolojinin nimetlerinden faydalanma. Eyvallah, biz de yaşadığımız dönemden memnun değiliz ama imkan varken de kullanıyoruz suç mu?
Gerçekten organik mi!
Evet katı gıdaya başladığımızda uzun süre organik besin aldım. Sertifika diye bir şey var, tabiki organik yahu. En son 80 lerde filan gönül rahatlığıyla pazardan aldığımız meyve sebzeyi yemişizdir herhalde. Bir tek muza 5 tl vermeye bayılmıyoruz herhalde ama ilk besindir, önemlidir dedik aldık. Yasak mı?
Ne kadar uykusuz kalırsa/yorulursa o kadar çabuk uyur!
Ah şekerim nerde o günler. Uyumadığı günlere bak en çok eğlenip, güldüğü, koşup, tepindiği günler olduğunu göreceksin. Bunun adı adrenalin, bundan kaçış yok!
Çocuktur yapar!
Yok öyle şey. Çocuk diye herşeyi de yapmasın iyi, kötü. Çocuklar gördüğünü yapar. Ayna misali sizi yansıtır. Her davranışında kendinize dönüp bakın. İllaki kaynak sizsiniz. Sebebi görebilirseniz tersini yapıp doğrusunu da öğretebilirsiniz.
Süt içmeli süt!
Yatmadan önce bir bardak süt illaki diyenlerle, süte gerek yokmuş valla ayran içsinciler kapışıyor. Ben sütü çok severim ama laktoz intöleransım çok yüksek. Yarım bardak süt içsem hastanelik olurum. Laktozsuz içebiliyorum. Ece ağzına sürmüyor. Ayrana bayılıyor. Her iki tarafa da sıcak bakıyoruz yani 😉
Ne demek tatlı yemiyor!
Yesin mi illa? En gerekli besin midir şeker? İlla da şeker hastası ya da obez mi olsun? Yedirme demeniz gerekmiyor mu? Kafamda deli sorular?!?!
Okula gidince bol bol oyun oynar zaten!
Ben evde çocuğumla oyun oynuyorum. Çok mu? Duyusal oyunlar, materyaller peşinde koşuyorum. Kendim yapıyorum. Araştırıyorum. Bulduklarımı paylaşıyorum. Yapabilen teşekkür ediyor, yapamayan hiç vaktim yok hem ben oyun oynamayı sevmiyorum diyor. Hele de okula gidiyorsa, okulda oynuyor deyip geçiyor. Peki evde ne yapıyor çocuk? Kaliteli zaman hikayesine girmeyeceğim. Oynamayın istemiyorsanız ama oynayana da laf etmeyin canım.
Bırak kendi kendine oynasın biraz!
Çocuğa git kendi kendine oyna desen gel gel der sana. Önce oynayın, nasıl oyun kurulur gösterin. Sonra zevkle izleyin neler yaptığını, ne kadar yaratıcı olduklarını. Ama yol göstermek lazım. Çok sevdiğim bir eğitimci öğrenmenin en kolay yolunu şöyle açıklamıştı. ”Anlat, göster, beraber yap, kendisinin yapmasına imkan ver. Bu sıralamayı en az 3 kez tekrar et. Yapamazsa yapabileceğinden fazlasını mı teklif ettim acaba diye bir değerlendirme yap. Yanlış öğrettiğin için yapamamış ise tekrar sırayla aynı şeyleri yap.”
Nereye vurdun döveyim!
Sorumluluk almasın mı çocuk? Belki kabahat onda. Belki zıplamaması gereken yerde zıpladı da ondan düşüp vurdu koltuğun kenarına dizini. Koltuğun kenarının ne suçu var? Önce öpelim ki ağrısı dinsin. Ağlıyorsa sarılalım sakinleşene kadar. Sakinleşince güzelce uyaralım ki tekrar yaşanmasın. Hem tekrar bir düşünün, şiddetle çözülür mesajı verirseniz, çocuk da şiddetle çözmez mi sorunları her canı yandığında? Dövmeyin, sevin daha çok, koltuğun kenarını da sevin, kenarın suçu ne?
Öpmezsen küserim!
Evet tabi. Siz küsün mesela. Sonra çocuk da istediği olmayınca küssün. Tabi tabi. Aynen devam. Annesi uğraşsın artık.
Alayım mı bebeğini!
Güzel güzel kucağında bebesiyle gezen kızımın elinden tutmuşum yürüyorum yolda. Kadın karşıdan alayım mı bebeğini he? Alayım mı alayım mı? diye diye geliyor. Daha önce de geldi başıma. Neden diye sorasım geldi kadına. Bu nasıl sevmek? Neden?
Aa ne güzelmiş oyuncağın benim olsun!
Bir öncekinin farklı versiyonu. Yine bir kaç kez yaşadım. Neden istiyorsunuz yavrucuğun bebesini? Çocuk da alacaklar bebesini diye hepten sarılınca bir hoşlarına gidiyor ki sorma. Yapmayın, almayın bebesini bebemin.
Bak amca kızıyo ama!
Noooolur noooolur evlatlarımızı tehdit etmeyin, korkutmayın, ilk kez gördüğümüz teyzeler, amcalar, nolur! Varsa sakıncalı bir durum bize söyleyin biz uyarımızı yaparız çocuğumuza. Anlaştık mı? Bak kızarım sonra 🙂
Annesssssiiiiii babasssssııııı!
Şimdi bu konuda 3 farklı görüş var. Anne baba dedirtmeye çalışma ekolü, aşkitom akımının çocuk sahibi olmuş hali ekolü ve dene onu deme ekolü. Ben mesela 3. görüşün temsilcilerinindenim. Zaten Ece anne demiyor çok dertliyim. Bir de üstüne annnesiiiii. Hem ben artık sadece annesimiyim. Artık eş, evlat, kardeş ya da sadece Esra değilmiyim? Geçenlerde bir çocuk gördüm. Anne baba sadece bu şekilde hitap ediyor birbirlerine. Çocuk da annesine annesi, babasına babası diyor. Hadi buyur burdan bak bebesiii 😉
Senin bütün dünyan çocuk olmuş!
Çalışmıyorsanız benim gibi, başka nasıl olabilir ki? Evde bütün gün tv izleyip çocuğun önüne oyuncak koyup oyna mı diyelim? Sabahtan akşama kadar parka götürüp, bankta oturup Whatsapp grubundan gıybet yaparken çocukla eğlenmenin tadından mahrum mı kalalım? Ben seviyorum kızımla vakit geçirmeyi. Siz de deneyin!
Kendine Zaman ayırmalısın!
Hahahhahahahahahh 🙂
To be continued 😉
Makbule Esra Demir / @objektifanne
- 0
- 3280
- 0
