Çalışan Annenin 14 Maddede Boşanma Kılavuzu

Türkiye’de her 4 kadından biri evlendikten sonra işi bırakıyor. Bu annelerin yüzde 23’ü iş hayatını bıraktığı için mutsuz, yüzde 11’i ise pişman hissediyor.* Öte yandan iş hayatına devam eden kadınlar da ailelerine, çocuklarına yeteri kadar zaman ayıramadıkları için suçluluk duygusu ile mücadele ediyor. Bazı durumlarda iş hayatının yoğunluğu veya bambaşka nedenlerle iş boşanmaya varabiliyor.

Öncelikle şunu bilelim. Boşanmak zor bir süreç. Can acıtıcı, kalp ağrıtıcı, hatta bol göz yaşlı bir süreç. Hayal kırıklığı, özlem duygusu, kızgınlık… O kadar çok duyguyu aynı anda yaşayacaksınız ki, sabah eski eşinizi şefkatle anarken, bir iki saat sonra içinizden saydırmaya başladığınızda kendiniz bile duruma şaşıracaksınız. Hepsi çok normal. Şunu unutmamak gerekir ki, kan akmadan hiçbir yara iyileşmez. O yüzden kanayacaksınız. Ama bir gün o yara kabuk bağlayacak, sonra yavaş yavaş kabukları dökülecek. Belli belirsiz bir izi kalacak kalbinizde… Unutacaksınız. Şu anda bu süreçten geçen anneler dediklerime inanmıyordur. Ama inanın. Hepsi geçecek.

Çalışan annelere boşanma sürecini yönetmekle ilgili ipuçları vermek  için yazıya başladım. Ama ilk ipucu yazının girişinde kendiliğinden yer aldı bile… Geçecek.

  1. Yaşadığınız tüm duygu değişimleri normal. Kendinizi bir an önce iyileşmeye zorlamayın. Zamana bırakın.
  2. Yemek yiyemiyor, sabah uyanmak istemiyor, kimseyle görüşmek istemiyor, banyo yapmıyor, kendinizin ve çocuğunuzun bakımını karşılayamıyor durumda iseniz bir psikologdan yardım almakta fayda var. Bu duygular da normal ama evde bakım bekleyen bir çocuk olduğu için profesyonel yardım iyi gelebilir.
  3. Yoğun iş hayatınıza konsantre olmakta zorlanabilirsiniz. Kendinizi kötü hissettiğinizde masadan kalkın, ofiste iki tur atın, bir kahve koyun, derin nefes alıp verin ve tekrar işe koyulun. İnanın biraz rahatlatacaktır. Öğle arasında yakın bir arkadaşla yemek de iyi gelebilir. Eğer iş durumu müsaitse yıllık izninizi bu dönemde kullanmayı düşünebilirsiniz.
  4. İyi ki işiniz var. Sabah kalkmak için bir nedeniniz var. İsteseniz de, istemeseniz de kafanızı meşgul eden konular, toplantılar, tanışacağınız yeni insanlar var. Ayrıca ekonomik özgürlüğünüz var. Bu dönemde çalışıyor olduğunuz için şükredin.
  5. Patronunuzla durumu mutlaka paylaşın. Geçtiğiniz süreçle ilgili bilgisi olursa, size elinden geldiğince destek olabilir.
  6. Finansal durumunuzu garantiye alın. Para biriktirin. Bir evin masrafını iki kişi paylaşırken, artık tek kişi üstleniyor olacaksınız. Daha önce bilmediğiniz masraf kalemleriyle tanışacaksınız. Misal çoğu zaman erkeklerin üstlendiği sigortalar, araç muayeneleri, vergiler ilk aklıma gelenler. Bu yüzden her ay maaşınızın bir kısmını bankaya yatırmaya başlayın.
  7. Eski eşiniz de çalışıyorsa ortak çocuğunuz için nafaka isteyin. “Ben de çalışıyorum, çocuğuma bakarım” gibi bir cengaverlik içine girmeyin. Elbette bakarsınız. Ama bir çocuğun büyürken beraberinde getirdiği birçok masrafı var. Bu yükü eski eşinizle paylaşın. Köpeklerinin masrafını paylaşan çiftler bile biliyorum. Zira diğer evlatlarımız olan köpeklerimizin bakımı da maması, aşısı derken hiç de ucuz bir şey değil.
  8. Eski eşiniz para konusunda yardımcı olmuyorsa, hayat standardınız düşebilir. O zaman aklınıza eski Türk filmlerinin değişmez cümlesini getirin: “Para mutluluk getirmez.” Ayrıca bugün iş hayatında tanıdığım birçok önemli patronun hiçbiri refah için de bir hayattan gelmiyor. Her istediğini elde edememek bazen bir çocuk için avantaj bile olabilir.
  9. Baştan kabul etmeniz gereken bir durum da, eski eşinizle hayat boyu yüz yüze bakacağınız gerçeği. Çünkü ortak bir çocuğunuz var. Gösterileri, karne günü, mezuniyeti, düğünü derken çocuğunuzun tüm mutlu günlerinde bir arada olacaksınız. Ayrıca onunla ilgili birçok kararı ortak almanız gerekecek. Bu nedenle içinizden geçen duygular ne olursa olsun, eski eşinize karşı nezaketinizi koruyun. Bu görüşmeleri, iş görüşmesi gibi görün.
  10. Çocuğunuzun yanında boşanma konularını konuşmayın, babayı kötülemeyin. Onu taraf seçmek zorunda bırakmayın. Anneyi de babayı da severek büyümesine izin verin.
  11. Çocuğunuza boşanma kararını birlikte söyleyin. Nasıl söyleyeceğinizi pedagoga danışmanız doğru olacaktır.
  12. Çocuğunuz konu hakkında ne zaman konuşmak isterse konuşun. Duygularını anlatmasına, sorular sormasına izin verin. Bu sorulara tarafsız cevaplar vermeye gayret edin. Yapamıyorsanız, bir pedagogdan yardım alın.
  13. Çocuğunuzun yanında arada sırada ağlamanız, üzülmeniz normaldir. Hiçbir şey olmamış gibi davranmanız onu daha çok şaşırtacaktır. Ancak agresif ve sinirli davranmayın, öfke nöbetleri geçirmeyin. Çocuğunuzu boşanma değil, ama bu tür gerginlikler etkileyebilir.
  14. Siz iş kadınısınız. O zaman hemen bir strateji hazırlayın. Önümüzdeki yıllar için neyi hedefliyorsunuz, kendinizi nerede görmeyi umuyorsunuz. Bu kağıdı devamlı göreceğiniz bir yere asın. İnanın kendinizi çok daha iyi hissedeceksiniz.

*: Danone Nutricia Çalışan Annelerin 1000 Günü Araştırması

Tüm yazılar için buraya tıklayın.